PANİK ATAK & PANİK BOZUKLUK
Panik atak, aniden gerçekleşen bir durumdur. Stresli yaşamın tetikleyici nedenler arasında bulunduğu bu durumun semptomları; nefes alıp vermede güçlük, göğüste ağrı, yoğun korku, baş dönmesi, mide bulantısı, titreme, terleme, ateş basması gibi durumlardır. Bu belirtilen tepkiler aslında kişinin bir korku durumuyla karşılaştığında gösterdiği ilkel doğasında bulunan “savaş ya da kaç” tepkileridir. Ancak, bu tepkiler ortada herhangi spesifik bir şey yok iken gerçekleşiyorsa psikopatolojik bir bozukluk olarak değerlendirilmektedir. Çünkü, bu semptomların yaşanma sıklığının arttığı ve kişinin yaşam kalitesine zarar vermeye başladığı gözlemlenmektedir.
Panik atak yaşayan kişi her ne kadar öleceğinden korksa da böyle bir sonuç söz konusu değildir. Fakat, panik atak yaşayan kişi o an için bu tepkileri kontrol altına alamayacağını düşünür. Panik atak yaşayan kişinin yaşam kalitesini bozan tek durum “ölecekmiş hissi” değildir. Kişi, bu semptomları yaşadıktan sonra depresyon, kaygı bozukluğu yaşayabilir ve çeşitli fobiler üreterek genelde yaptığı eylemler ve gittiği yerlerden uzak durmaya başlayabilir. Bu belirtilerin ilerlemesi kişinin sosyal yaşamla ilişkisini kesmeye kadar ilereleyebilmektedir. Geliştirdikleri fobilerde söz konusu nesnelerden veya durumlardan korkmatan ziyade tekrar “panik atak yaşama korkusu”dur. Panik atak yaşamasını tetikleyeceği için durumlar ve nesnelerden uzak durmaya başladığı gözlemlenebilmektedir.
PANİK BOZUKLUK VE PSİKOTERAPİ
Panik bozuklukta uzman bir psikolog ile birlikte yürütülecek olan psikoterapilerin ve tekniklerin kişilerin hayatında anlamlı olduğu gözlemlenebilmektedir. Panik bozukluk için uygulanacak olan psikoterapiler; bilişsel davranışçı terapi, bütüncül terapi, şema terapi ve EMDR terapisidir. Kişinin hayatındaki işlevselliğini bozan her türlü düşünce ve şemalar işlevsel olan düşünce, davranış ve inanç şemalarıyla yer değiştirilir. Psikoterapi kapsamında kişilerin panik atak yaşadığı anda uygulayabileceği bazı teknikler (örneğin; nefes egzersizleri) paylaşılmaktadır. EMDR terapisi ile, kişilerin altta yatan kaygı kaynaklarını bulduğu ve fark ettiği gözlemlenebilmektedir. Kişinin geçmişindeki bu durumların saptanması ile beyinde nötrleştirilmesi ve duyarsızlaştırılması ile panik atak semptomları iyileştirilmeye çalışılmaktadır.
PANİK BOZUKLUK VE EMDR TERAPİSİ
Kaygı durumlarında EMDR terapisi çalışılırken öncelikle geçmiş yaşam olaylarının anılarının yanı sıra tetikleyen durumlarda çok fazla önem arz etmektedir. Örneğin, panik bozuklukta kişinin nerde, hangi durumda, hangi kişiye bağlı bu atakların tetiklendiği belirlenir. Bu durumlardaki negatif kognisyonları ( burdan çıkamayacağım, ben güçsüzüm, ben dayanıksızım, kendimi ifade edemeyeceğim, ben yetersizim) gibi birçok olumsuz duygu, düşünce ve anı ağlarına gidilmeye çalışılmaktadır. Birçok anı duygu beden hissi ve düşünce kanallarıyla beraber geçmiş şimdi ve gelecek ele alınarak EMDR ile panik bozuklukta çözüme gidilmeye çalışılmaktadır.
M.BERK KARAOĞLU
UZMAN KLİNİK PSİKOLOG-AİLE DANIŞMANI